22 Temmuz 2011 Cuma

22.07.81

40 gunluk bir bebekken sans gülmüs benim yüzüme.
30 yil once, bugun.
Bir baska kiz bebek dogmus biryerlerde, sessizce...
Dunya iyisi iki insanin evladi.
Ve sonra 19 yil bekleyis.
11 yil once kavusma.
Kardesten oteye...

Ne rakamlar, ne harfler ifade edebilir 11 uzun yılı.
Emek emek buyutulmus koca bir buz dagi!

Her hastalik, her elem.
Icirilen kasiklarca corba.
Damla damla su.
Gozyaslari.
Gulusler.
Caresizlik, zenginlik.
Cosku.
Paylasilan her bir zerre.

Her sözüm nafile!
Seni yazmaya.

Iyi ki dogdun.
Iyi ki oglumun teyzesi ve
benim KARDESIMSIN.

Seni cok seviyorum.

19 Temmuz 2011 Salı

Oyuncak Atolyesi : Zoo.

       Oglumun pek yakinda bir odasi olacak, calisma icindeyiz. Son zamanlarda evimizin yegane gundemi; oda. Yer yatagini uygun gorduk. Yatak hazir, yanlara da blok minderler yaptirdik Ikea'dan aldigimiz kumasla. Oda calismalarini asama asama fotograflarla daha sonra bir postta yayinlayacagim umarim. Gectigimiz Persembe gunu ailecek, Egepark'a gittik Balcova'daki. English Home a. Yeni yatagimiz icin gerekli tekstilleri almaya. Super fiyatlarla, sahane kalitede seyler aldik Aren'e.

      Ardindan avm nin internet sitesinde gordugum Zoo Oyuncak Atolyesi 'ne gitmek vardi aklimda. Cuma gunu katilacagimiz Eylul Naz'in dogum gunu partisi icin. Siradan bir hediye almamayi umarak gezindim bir sure avm de. Nihayet buldum atolyeyi :) Daldim iceri. Nedir? dedim isin özü :P Dinledim.Ve bayildim konseptlerine.  Soyle ki; once bir pelus oyuncak seciyorsunuz. Cesit cesit farkli fiyatlarda mevcut. Genelde hayvanlar elbette. Kocaman bir makina var atolyede. Icini dolduruyor-lar(sunuz). Isterseniz oyuncaginizin icine muzik ekleyebiliyorsunuz. Hatta muzigi iptal edip kendi sesinizle istediginiz mesaji da kaydedebiliyorsunuz. Ben Eylulcugume kiyamadim ve bunu yapmadim elbette :) Klasik 'Happy Birthday' sarkisini koyduk biz sevimli ayicigin kalbine. Ve iste bence en zevkli kisma geldik ; giydirmek.  Oyle cok cesit var ki saskinliktan dolandim durdum bir sure icerde. Elbiseler, t-shirtler, montlar , sapkalar , donlar... :) Akliniza ne gelirse. Hatta babetler, spor ayakkabilar, simli abiyeler bile mevcut. Daha da otesi isterseniz meslek kostumlerini de satin alabiliyorsunuz oyuncaginiza. Bu  noktada aklimdaki tek sey zaman makinasiydi.
     Cuneyt' in de yardimlariyla Eylul'un sevimli pelus ayicigina dantelli bir elbise ve turuncu tokalar sectim. Cok eglendim cok. Aslinda bu oyuncaklarin hediye ambalaji kartondan evler varmis. Malesef kalmamisti. :(

     Oyuncak atolyesinde fiyatlar makul. Ucmuyorlar ;) Aldiginiz oyuncaklar muzik kapsulunu cikarmak kosulu ile 30 derecede yikanabiliyor. Bildigim kadariyla suanda sadece Izmir de var bu atolyeler. Balcova ve Alsancak olmak uzere iki tane.

     Ben gec kaldim ama duygusal anne modumla Aren'in buyuyup orada kendi oyuncagini tasarladigi gunleri sabirsizlikla bekliyorum.

18 Temmuz 2011 Pazartesi

Crocus bir cicek degil, bir melektir.

      Aren yaklasik 3,5 aylikti. Annem evine döndü. Tam da koligin pik yaptigi zamanlar... Aksamustleri feci aglamalar ve aglamaktan uykuya teslim olmak dongusunun icinde savruluyorduk anne-ogul.
    
     Biraz bahsedeyim istiyorum kolikli gunlerden. Gazli bir bebekti Aren baslarda. Ne mutlu ki cabuk bas edebildi bu belayla. Fakat ardindan kolik basimizin derdi oldu. Her aksam ustu 1700-1800 arasi baslayan ve iki ila uc saat surebilen bir aglama hali. Oyle korkunctu ki... Emmek, sallanmak ve kucakta gezmek ucgeninde mahvoluyorduk.Bir ucgen ki tam Bermuda! Hele bir de Cuneyt'in shift B de oldugu zamanlar. Fiilen ve cismen kendimizi ordan oraya atiyorduk Aren'le. Tecrube ve tavsiyeler uzerine kullandigimiz onca surup, damla vb ilactan sonra, Ingiltere'den bir damla getirtildi bize. Infacol. Sukur ki ise yaradi biraz rahatladik.

     Iste tam da o zamanlar girdi hayatimiza bu cicek :) Nurturia'da derdimi paylastigim gunlerden birinde. O donemde ordan olan hicbir arkadasimi yuzyuze tanimiyordum. Sadece sanal paylasim! Ben ahlanip vahlanip guncelleme girerken, herhangi biri cikti dedi ki ; -Dilek senin icin ne yapabilirim ? Cok uzuluyorum. Gelmemi ister misin ? Ve o anda herhangi biri olmaktan da cikti gonlumde. Daha ne isterdi ki lohusa bir anne! Biliyordum kos desem gelecekti bana. O sanal ekrandan, bu gercekten candan kopan cumleyi okumak bile yetti.Ona yetmedi; beni alip gezmelere, tozmalara bile goturdu oglumla. Evime kadar da birakti. Dogum gunumde de cok mutlu ettiler beni Bilgi, Betul ve Nur'la.

    O gunden beri birakmiyorum o cicegin pesini. Birakmam :)

    Velhasil canim arkadasimin,cani kizi Eylul Naz'in dogum gunu partisi vardi gectigimiz Cuma aksami. Davetliydik bizde. Sagolsun baska bir can Gülsün bizi de goturdu. Diger canlar Betul ve Nur da ordaydi. Cok hos vakit gecirdik suphesiz. Asil beni mutlu edense, Cigdem i kizi ve esiyle oylesine mutlu gormekti. Onlarla olabilmekti.

    Annesinin biricigi Eylul artik 2 yasinda. Koca bir abla! Oglumun ablasi ;)



       Sevgili Cigdem,
  Hersey icin bir kez de burdan sonsuz tesekkurler.. Pesindeyim, birakmam ;)

16 Temmuz 2011 Cumartesi

Mutfakta Biri Var :)

   Ben  degil !

   Bu basligin ardindan bir yemek tarifi gelecegini dusunmek kacinilmaz olsa da, isin asli baska.

   3-4 kez aranip cagirildiktan sonra dun evimize 2 dk uzakliktaki saglik ocagina gittik. Doktor bayan emekliyor mu diye sordu. Hayir dedim. Ama istedigi yere popo hareketleriyle ulasabiliyor :) Biz ona da emeklemek diyoruz dedi net bir sekilde. Uzun lafin kisasi, oglum emekliyor artik. Bu esittir ; istedigi yere ulasabiliyor. Cekmeceler, dolaplar, su damacanasi, perdeler ilgi alanlari arasinda. Bugun de mutfaktaydi kendisi. Buyrun :




Ps. Mutfak demisken , esimin bir teyzesi var: Gonul Cukur. Pek severim. Mutfakta harikalar yaratir. Pizzalar, krepler, mmmm! Onun bir kac tarifini eklemek istiyorum buraya. Konustuk, ilk firsatta birlikte yapip fotograflayacagiz. Sonra afiyetle yiyecegim  ben. :) Lakin , oglu evleniyor yakinda. Telasesi cok bu aralar. Fragmanlarin sonu gibi YAKINDA!

13 Temmuz 2011 Çarşamba

Aren Denizde

   Beklenen gun nihayet gectigimiz Pazar gunu geldi. Kirdik malumun bacagini. Oglum denize girdi.  Merasimsiz, kovasiz, kureksiz, ayrintisiz girdi hem de. Babasina cekmis zannimca. Bir m beden little swimmers ve coppertone water babies islerini gordu kendilerinin.

   Mordogandaydik gectigimiz haftasonu. Firat amcasi ve Duygu teyzesiyle. Ve bir de minik Defne'mizle.Duygu teyze gibi ben de pek sevdim Mordogan'i. Gosteris,ozenti vb kirliliklerden cok uzakta bir  yaz kasabasi. Kendi halinde insanlar, balkonu denizin icindeymis hissi uyandiran ve gercekten icinde olan evler,onlerinde kayiklar, tartismasiz tertemiz deniz... Yaz tatili deyince aklina ilk once ve sadece Selimiye gelen Ben'den daha ne beklenir ki! Cesme ya da Kusadasi sevecek degilim :) Tam bana gore uzun lafin kisasi.
   Once biraz urktu benim bebegim. Ilk denememiz Aqua Fantasy havuzlarinda olmustu Haziran basinda, yine korkmustu. Israr etmemistik. Bu sefer oyle ki dalip ciktilar bile birkac kez. Mavi su oyle guzeldi ki benim de icim gitti. Ama girmedim. O girilesi sulari kacirdim. Bir dahakine artik.

   Daha nice İlk'lere..

   Ps. Aksama da yemekte Firat'in mangalda pisirdigi nefis cupralari indirdik mideye :) Elleri dert gormesin arkadasimin. Iyi ki hayatimizdasiniz Duygu&Firat&Defne. Yol arkadaslarimizsiniz. Hayat yolu!

3 Temmuz 2011 Pazar

DOKUZ

   Tik tak, tik tak... Saatlerimiz hic durmaz & durmadi. Dokuzuncu ayi da bitirdik oglumla.  Klasik ama dogru, zaman oyle hizli geciyor ki hayatinizin en degerlisini beslerken, onu buyuturken. En sevdigim ay Haziran da bitti ama final haftamiz guzeldi bizim. Biraz bahsedeyim istiyorum.

  Gectigimiz hafta yanimizda olan anneannemizi uzaklara yolladik oncelikle. Oglumun buyuk dayisinin yanina Amerika'ya tatile gitti anneannemiz :( Konusuyoruz keyfi cok yerinde.Ne zaman doner ? Kim bilir ! "Kalan" olmanin bizde yarattigi buhranla topladik esyalarimizi Urla'ya kactik Pazartesi aksamustu. Aren'in sevgili amcasi,esi ve ogullari Kerem (Aren'in abisi) Urla'da oturuyorlar. Bizi de barindirabilecek kocaman bir evleri var ne mutlu ki :)

   Ilk iki gun yine bir klasik olan dis sıkıntısını yasadik. Istah yoktu=huzur yok. Ev kalabalik olunca daha kolay oluyormus hersey gercekten. Biri tutmus, biri temizlemis, biri pisirmis, biri yemis biri de hani bana, hani bana? demiiiis misali... Ancak 'hani bana' kismi benim ogluma ait degildi o kesin. Babaannemiz ve Songul ablamizin da ustun cabalariyla atlattik ogunlerimizi bir sekilde. Yine de derim ki ; thanks to Baby Oragel :) Uykuya dalmamiza yardimci oldugu yadsinamazdi. Gururluyuz 6 disimiz var artik.

   Sonraki gunler pek keyifli gecti. Songul abla ve babaanne super yemekler yaptilar bize. Bol bol yedik oglumla. Tekrar farkettim ki Aren guzel yemekten anliyor. Begenmedigi birkac sey olmustu benim yaptigim. Ama usta ellerden cikan o lezzetlere hayir demedi pek. Unutmadan, evde bir de Kerem' in kedisi Mırıl vardi. 2 aylik bir yavru. Aren'in ilk yakin temasi bir evcil hayvanla. Ilgisini cekti, sevdi yavruyu benim oglum :)


      Bol aktivitelidir bizim Urla'daki zamanlarimiz, Aren'den once de oyleydi. Hala ayni. Sali aksamustu Kerem'in binicilik dersi icin Damla At Ciftligi'ne gittik maaile.  Oyle guzel bir yer ki cocuklar icin, siddetle tavsiye edebilirim. Aren bile cok eglendi, o kadar diyim ben size :)  Genc bir cifte ait, ciftlik. Kendileri de orada yasiyorlar. Ciftlikte cesitli atlardan baska tavsanlar, kopekler, kediler, ordekler vs de var.Kucuk bir cafe ve parkta cabasi. Beyefendi jokey. Isini gonulden yapan biri. Her yas grubuna ders verebiliyor. Tatli mi tatli bir de minik kizlari var. Yolunuz duserse rahatlikla soyle bir ugrayabileceginiz kadar samimiler: Eski Cesme yolunda  Darussafaka kavsagini gecince biraz ilerde tabelalarini gorebilirsiniz.

Bir baska aksam eski sokaklarinda yuruyus yaptik ilcenin. Urla buyuyor,gelisiyor. Dev bir meydan yapilmis merkeze. Tertemiz. Severdim artik daha cok seviyorum. Insanin keyif yapabilecegi oyle cok yer var ki... Guzel yemek ve biraz icki esliginde. Henuz populer olmamis olmalari da ayri bir arti.(ki bu nedenle mekan ismi vermiyorum :P ) Dilerim hep boyle kalsinlar.

  Kerem yaninda olunca cok keyifli oluyor benim oglum, kan cekiyor zaar :) Bahcede cok guzel zamanlar gecirdik hep birlikte. Top bile oynadi Aren. Kerem tam bir abi, oglumu itina ile mutlu etmeye calisiyor zira. Yas grubu uymasa bile bir dolu oyuncagi paylasabiliyorlar. Cok mesudum bildiginiz gibi degil.

   Haftanin sonuna dogru kurkcu dukkanina donduk ailecek. Ve bir sevinc daha: Isparta'da yasayan abimin esi ve oglu geldiler Aren i gormeye. Fetih abisi ve yenge(ç)i. Baska bir kuzen-abiden kalma aliskanlik; biz yengelere yengeç diyoruz.  Kisacik kalsalarda ozlem giderdik. Mutlu olduk.

  Evet gunler hizla akarken Canim buyuyor. Tam olarak icsellestiremeden her yeni gelismeyi hergun birseyler ogreniyor. Bana ogretiyor. Artik aliyor ve veriyor mesela. Bilincli olarak sakalasiyor benimle. Birlikte degisik sesler cikariyoruz. Kiziyor bazen bize. Agliyor ama fake! :) Bugun ilk kez market arabalarina oturdu bile. Kocaman oldu benim oglum. Nice 9,19,29...lu aylara ve yillara.Saglikla...