24 Haziran 2012 Pazar

Sehir, Eskisehir'dir.

25-26 Mayis tarihlerinde kocaman ailemizin bir kismiyla kendi sehrimizdeydik. Ozlem giderdik.
Ancak kendi adima, ne kadar ozlem giderirsem o kadar daha fazla ozluyorum ben, en cok kokusunu sevdigim bu kenti.


Sen Eskişehir gibi gülseydin
yüzümden yüzüne bir nehir akardı.
Sesimizde üşüyen bir harf yalnızlığı,
şehrin kederine yürürdük birlikte,
gülseydin Eskişehir gibi sen.
Sen Eskişehir gibi dokunsaydın
lületaşından tenine bir gidiş olurdum.
Bütün saatlerin sevmeye kurulmuş akrebinde,
zehir olup içerdik akan zamanı,
dokunsaydın sen Eskişehir gibi.

Koprulerde ozgurce kosusturup durduk. O kadar ki motorlu polisler Cun'e 'abi goreve yetisecegiz,cocugu tutar misin?' dediler.

Tramvaylar ve bayan makinistleri Eskisehir'e yakistiranin elleri dert gormesin. Tesekkurler Prof. Buyukersen.

F.A.E.C.

Illaki ugramak ve kocaman siyah cekirdeklerden almak lazim. Izmirliler kendilerini cigdem aliyor sanabilirler :P

Cok eglendi(k)ler.

Arenigo ilk kez bir toplu tasima aracinda. Tramvayda. Saskinligi bu yuzden.

Ayrildiktan iki gun sonra yine ozlenen kent.

Halasinin kuzusu3

Buyuk abimizi ugurluyoruz,trenle Ank.ya, ordan Seattle'a.

yine ozlem..

Canim oglumu ilk kez babama goturebildim. Uyuyordu :( ama artik ben de rahat uyuyabiliyorum.
Sen de huzur icinde yat, baba.